Otoimmün Hastalıklara Karşı Dişlerinizi Koruma Yolları

Eğer size otoimmün bir hastalık teşhisi konduysa, ağız sağlığınız her zaman ilk aklınıza gelen şey olmayabilir.

Ancak otoimmün hastalıklar genel sağlığınızı etkilediği gibi diş sağlığınızı da etkiler. İşte otoimmün bir rahatsızlığınız varsa ağzınızı korumaya yardımcı olmak için atabileceğiniz dört adım.

1. Diş hekiminize görünün

Otoimmün bir rahatsızlıkla yaşıyorsanız, diş hekiminiz tıbbi bakım ekibinizin önemli bir parçasıdır.

Diş hekiminiz ve hijyenistiniz aşağıdaki konularda güncel kalmanıza yardımcı olur:

Diş temizliği. Otoimmün bir rahatsızlığınız varsa, diş hekiminizi tipik altı ayda bir programından daha sık görmeyi planlamalısınız. Çürükleri ve diş eti hastalıklarını önlemek için üç ayda bir temizlik gerekebilir.

Muayeneler. Düzenli muayenelerle, diş hekiminiz ağız sağlığı sorunlarının belirtilerini daha ciddi hale gelmeden önce tespit eder.

İlaç tedavisi. Bir diş hekimi, ülser veya ağız yaraları gibi otoimmün durumların bazı oral belirtilerini yönetmenize yardımcı olacak ilaçlar da reçete edebilir.

Diş hekiminizin ve hijyenistinizin durumunuzdan haberdar olduğundan emin olun, böylece en iyi planlama seçeneklerinizi belirlemeye yardımcı olabilir ve size en uygun bakımı sağlayabilirler.

2. Sağlam bir hijyen programı uygulayın

Otoimmün hastalıklar, diş çürüğü ve diş eti hastalığı gibi ağız sağlığı sorunları riskinizi artırır. Evde iyi ve düzenli ağız hijyeni alışkanlıkları edinmek önemlidir.

Artan diş sorunları riskiyle mücadeleye yardımcı olmak için günde en az iki kez diş fırçalayarak ve günde en az bir kez diş ipi kullanarak plağı temizleyin.

Fırçalama ve diş ipi kullanmanın sorunlu olduğu durumlarda

Bazı otoimmün hastalıklar diş fırçalamayı ve diş ipi kullanmayı zorlaştırır. Durumunuz ister multipl skleroz gibi merkezi sinir sisteminizi ister romatoid artrit gibi eklemlerinizi etkilesin, hareketi daha zor hale getirebilir. Bazı otoimmün rahatsızlıkların bir belirtisi olabilen temporomandibular eklem bozukluğu (TMJ) çenenizi etkiler ve ağzınızı açmanızı zorlaştırabilir.

Belirtileriniz fırçalamayı zorlaştırıyorsa, bu sorunları diş hekiminiz ve doktorunuzla görüştüğünüzden emin olun. Sağlık ekibiniz ağrı kesiciler, anti-enflamatuarlar, ağız atelleri, ağız koruyucuları veya kortikosteroid enjeksiyonları gibi tedaviler önerebilir.

İhtiyaçlarınıza uygun olabilecek fırçalama ve diş ipi kullanma teknikleri hakkında diş hekiminizle konuşun. İşte evde ağız sağlığı bakım rutininize yardımcı olabilecek bazı basit çözümler:

Elektrikli diş fırçası kullanın. Çoğu elektrikli diş fırçasının standart diş fırçalarından daha büyük ve geniş sapları vardır ve fırçalama hareketinin bir kısmını sizin için yapabilirler. Diş fırçasını kullanma becerinizi etkileyen otoimmün bir rahatsızlığınız varsa, elektrikli diş fırçasını kullanmayı daha kolay bulabilirsiniz.

Dolgulu bir tutma yeri deneyin. Günlük fırçalamada daha iyi bir tutuş sağlamak için diş fırçanızın etrafına köpük sarın. Çoğu büyük çevrimiçi perakendeci, diş fırçaları ve diş ipi uçları için kullanılabilen özel dolgulu tutma yerleri satmaktadır.

Elde taşınan bir diş ipi kullanın. Eklem ağrısı veya el becerisi sorunları olanlar için diş ipi kullanmak özel zorluklar yaratabilir. Elde taşınan diş ipleri, küçük "diş arası" diş iplerinden tek kullanımlık uçlara ve yastıklı bir tutuşa uygun uzun saplara sahip diş iplerine kadar çeşitlilik gösterir.

Ağırlıklı bir eldiven giyin. Ağırlıklı bir eldiven fırçalama sırasında titremeyi azaltmaya ve el hareketlerini sabit tutmaya yardımcı olabilir.

Fırçalarken oturun. Dişlerinizi fırçalarken daha fazla yardıma ihtiyacınız varsa banyoya bir sandalye getirin. Fırçalarken oturmak, destek ve denge için bir dirseğinizi tezgaha dayamanızı sağlar.

3. Ağız kuruluğuyla savaşmak için su tüketin

Ağız kuruluğu birçok otoimmün rahatsızlığın belirtisidir. Tükürüğünüz dişleri çalkalamaya ve ağızdaki bakteri popülasyonunu kontrol etmeye yardımcı olur, bu nedenle daha az tükürük diş çürümesine ve diğer ağız sağlığı sorunlarına daha yatkın olmanız anlamına gelir. Zamanla ağız kuruluğu dişlerinizde ve diş etlerinizde sorunlara yol açar.

Ağız kuruluğuna karşı mücadelede en önemli silahlar şunlardır:

• Hidrasyon. Vücudunuzun tükürük üretebilmesi için bol su için.
• Doğal tükürük üretiminin uyarılması. Öğün aralarında şekersiz sakız çiğneyerek tükürüğü uyarın
• Tükürük ikameleri. Kuru bir ağzın içini kaplamak için kayganlaştırıcı jeller ve spreyler kullanarak tükürüğü değiştirin.

Ağız kuruluğu yaşıyorsanız, belirtilerinizi diş hekiminizle görüştüğünüzden emin olun.

4. Sağlıklı beslenin, sağlıklı yaşayın

Enflamasyonla savaşan bir diyet, otoimmün durumlarla ilişkili enflamatuar tepkileri azaltmaya yardımcı olabilir. Anti-enflamatuar bir diyet tipik olarak işlenmiş etleri, doymuş yağları, rafine şekerleri, tuzu ve beyaz unu sınırlarken bol miktarda tam tahıl, yeşil yapraklı sebzeler, meyveler, zeytinyağı, fasulye, yeşil çay, fındık, balık ve kümes hayvanları içerir.

Otoimmün protokol (AIP) diyeti, 30 ila 90 gün boyunca tüm enflamatuar gıdaları ortadan kaldırmaya odaklanan çok kısıtlayıcı bir diyettir. Daha sonra vücudun nasıl tepki verdiğini görmek için gıdalar yavaş yavaş birer birer diyete geri eklenir.

Otoimmün bir rahatsızlığınız varsa, kayıtlı bir diyetisyenin rehberliğinden faydalanabilirsiniz. Diyetin yanı sıra, stresi azaltma, sigarayı bırakma, düzenli egzersiz yapma ve yeterli uyku gibi vücudunuzun bağışıklık tepkisini olumlu yönde etkileyen diğer sağlıklı yaşam tarzı seçimlerini de dahil etmelisiniz.